Dikat Şir Bu kitapta yer alan yazılar, şirden yana bir çırpınışın yazılarıdır. Biliniyor, bende biliyorum elbete. Ne demiş olursa olsun, kimseye öncelediğiniz şiri okutamazsınız; hiçbir şaire düşlediğini yazdıramazsınız; ama şirinin gereksendiği bilginin sağlanması için durmadan düşünülebilir, metinlerde olanı açığa çıkarabilirsiniz. Bu, elde edinilenlerin kulanılmasını sağlar; yinelemeleri engeler, geliştirici olanın kapısını aralar; yani her yeni şire olmayandan değil; şirin vardırıldığı yerden başlama olanağı sunar. Bu yüzden önemlidir şir düşüncesinin geliştirilmesi ve şire ilişkin düşünsel her aranış. Gereklidir de. Bilinmelidir ki her şir insanlığın ortak eylemliğidir, evrensel bir değerdir çünkü. Okundukça yazılma süreci tamamlanır; gelişir ve daha bir dirilik kazanır. Bu, kendimize rağmen şirden yana olmamızı gerekli kılar. Yoksa öldürür her yazılan şir. ‘Dikat! Şir!.’ demek, yeterli; ama olmuyor işte. Durmadan şirden veriliyor. Oysa şir kimsenin malı değil, olmaz da; zaten bir metnin şir olması buna bağlı. Umarım, anlaşılır bu.